Şarkıcı Aybike Çelik, müzik grupları Yüzyüzeyken Konuşuruz ve Eskiz’in gitaristi olan sevgilisi Can Tunaboylu tarafından şiddet gördüğünü ve 13 gün boyunca eve kapatıldığını iddia etmişti. Bu iddiaların ardından, Tunaboylu’nun oyuncu annesi Ayşe Tunaboylu oğlunu savununca, Çelik’ten dikkat çeken bir tepki geldi. Çelik, Ayşe Tunaboylu ile birlikte gittiği bir konserden bir görüntüyü sosyal medya üzerinden paylaşarak, “Kendisine teşekkür ediyorum, bu durum kültürlü bir sanatçının da duyarlı olamayabileceğini gösterdiği için” ifadelerini kullandı.
Aybike Çelik, oğlu Can Tunaboylu’yu savunan Ayşe Tunaboylu ile beraber konserde çekilen bir görüntüyü sosyal medya hesabından paylaşarak “Türkiye’deki tüm annelere şu soruyu sormak istiyorum: Eğer çocuğunuz size kız arkadaşının yüzünün acımasızca darp edildiği bir fotoğrafı gösterse, arayıp ‘kızım, ne olduğunu da senden dinleyelim’ demez misiniz? Ben hastaneye gidip darp raporu aldıktan sonra Can Tunaboylu’nun bana valiz indirmesini istedim. Benim için değerli bir sanatçı olan ve tanıştığım Ayşe Hanım, ne yazık ki bana böyle bir nezaket göstermedi. O sırada kendi ikamet ettiğim eve gitmeyi düşünürsem, polisi arayacağını söyledi. Ben de bu durumu karakola taşıdım ve yasal süreci başlattım. Sanatçılığın ötesine geçen bir ‘benim oğlum’ yaklaşımı mevcuttu. Kendisine, kültürlü bir sanatçının bile bazen duyarlı olamayabileceğini gösterdiği için teşekkür ediyorum.” Dedi.
Oyuncu Ayşe Tunaboylu: Aybike Çelik, Oğlumun Üzerine Panter Gibi Atlıyor
Ünlü oyuncu Ayşe Tunaboylu, oğlu hakkında ortaya atılan şiddet iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu ve şu sözleri sarf etti: “Elbette, bir kadın olarak bu olaydan son derece üzgünüm. Can’ın da elinde darp belgeleri bulunuyor. Bu kadın, oğluma karşı sanki panter gibi saldırıyor. Gerçekten klinik bir vaka. Ben, kadına şiddete karşıyım ve benim oğlum da aynı şekilde düşünüyor. Ayrıca kız gurubu dağıtmakla tehdit etmiş. Bu durum, son derece olumsuz bir ruh halini yansıtıyor. Evladıma sonsuz bir güvenim var. Olayın şu an yargıda olması nedeniyle sessiz kalmak zorunda. Bu ülkeye 60 yılımı adadım. Sanatçı olarak onurumla yaşadım. Haksızlığa uğradığım düşüncesi beni gerçekten derinden üzüyor. Bu olayda büyük haksızlıklar var ve benim öfkemin dozu oldukça yüksek. Oğlum, kesinlikle böyle bir şey yapmaz. İşin yargı aşamasında olduğunu unutmamak gerekiyor. Onlar, grup olarak da linç girişimlerine maruz kalıyorlar ve grubu dağıtmaya çalışıyorlar.”